What a nice day ne demek ne kadar güzel bir gün ingilizcesi

What a nice day ne demek ne kadar güzel bir gün ingilizcesi

 What a nice day ne demek  

 What a nice day : Ne kadar güzel bir gün  

Yo ne demek yo türkçe çevirisi

Yo ne demek yo türkçe çevirisi

Yo ne demek

Yo : Selam ( Argo)

I'll have to try that ne demek I'll have to try that türkçe çevirisi bunu denemek zorundayım ingilizcesi

I'll have to try that ne demek I'll have to try that türkçe çevirisi bunu denemek zorundayım ingilizcesi

I'll have to try that ne demek

I'll have to try that : Bunu denemek zorundayım

I could hardly speak ne demek I could hardly speak türkçe çevirisi zorlukla konuşabildim ingilizcesi

I could hardly speak ne demek I could hardly speak türkçe çevirisi zorlukla konuşabildim ingilizcesi 

I could hardly speak ne demek 
I could hardly speak : Zorlukla konuşabildim

I caught the last bus ne demek I caught the last bus türkçe çevirisi son otobüse yetiştim ingilizcesi

I caught the last bus ne demek I caught the last bus türkçe çevirisi son otobüse yetiştim ingilizcesi

I caught the last bus ne demek 
I caught the last bus : Son otobüse yetiştim

How much does it cost ne demek How much does it cost türkçe çevirisi fiyatı ne kadar ingilizcesi

How much does it cost  ne demek How much does it cost  türkçe çevirisi fiyatı ne kadar ingilizcesi

How much does it cost  ne demek  

How much does it cost : O ne kadar tutuyor, maliyeti nedir, Fiyatı ne kadar

Here's a gift for you ne demek here's a gift for you türkçe çevirisi işte hediyen ingilizcesi

Here's a gift for you ne demek here's a gift for you türkçe çevirisi işte hediyen ingilizcesi

Here's a gift for you ne demek  

Here's a gift for you : Bu senin için bir hediye, işte hediyen, ,şte size bir hediye

He repaired his house ne demek he repaired his house türkçe çevirisi o onun evini tamir etti ingilizcesi

He repaired his house ne demek he repaired his house türkçe çevirisi o onun evini tamir etti ingilizcesi

He repaired his house ne demek  
He repaired his house : O onun evini tamir etti

He paused for a reply ne demek he paused for a reply türkçe çevirisi cevap vermek için durdu ingilizcesi

He paused for a reply ne demek he paused for a reply türkçe çevirisi cevap vermek için durdu ingilizcesi

He paused for a reply ne demek  

He paused for a reply : Cevap vermek için durdu

He looks very healthy ne demek he looks very healthy türkçe çevirisi sağlıklı gözüküyor ingilizcesi

He looks very healthy ne demek he looks very healthy türkçe çevirisi sağlıklı gözüküyor ingilizcesi

He looks very healthy ne demek

He looks very healthy : O çok sağlıklı gözüküyor

He has a large ne demek he has a large türkçe çevirisi iyi para kazanıyor ingilizcesi

He has a large ne demek he has a large türkçe çevirisi iyi para kazanıyor ingilizcesi

He has a large ne demek

He has a large : Onun kazancı çok, iyi para kazanıyor

Let me see ne demek let me see türkçe çevirisi bir bakayım ingilizce çevirisi

Let me see ne demek, let me see türkçe çevirisi, bir bakayım ingilizce çevirisi

Let me see ne demek  
Let me see : Bir bakayım

Keep it up ne demek keep it up türkçe çevirisi aynen devam et ingilizce çevirisi

Keep it up ne demek keep it up türkçe çevirisi aynen devam et ingilizce çevirisi

Keep it up ne demek
Keep it up : Aynen devam et, aynen böyle devam

I'm single ne demek I'm single türkçe çevirisi bekarım inglizce çevirisi

I'm single ne demek I'm single türkçe çevirisi bekarım inglizce çevirisi

I'm single ne demek  
I'm single : Bekarım

I think so ne demek I think so türkçe çevirisi sanırım öyle ingilizce çevirisi

I think so ne demek I think so türkçe çevirisi sanırım öyle ingilizce çevirisi

I think so ne demek  
I think so : Sanırım öyle

I doubt it me demek I doubt it türkçe çevirisi şüpheliyim ingilizce çevirisi

I doubt it me demek I doubt it türkçe çevirisi şüpheliyim ingilizce çevirisi

I doubt it ne demek

I doubt it : Ondan şüphe ederim, şüpheliyim.

Guess what ne demek Guess what türkçe çevirisi tahmin et ne oldu ingilizce çevirisi

Guess what ne demek Guess what türkçe çevirisi tahmin et ne oldu ingilizce çevirisi

Guess what ne demek
Guess whaat: Tahmin et ne oldu

Don't move ne demek don't move türkçe çevirisi kımıldama ingilizce çevirisi

Don't move ne demek don't move türkçe çevirisi kımıldama ingilizce çevirisi

Don't move ne demek  
Don't move : Kımıldama

Bottoms up ne demek bottoms up türkçe çevirisi bottoms up ingilizcesi nedir

Bottoms up ne demek bottoms up türkçe çevirisi bottoms up ingilizcesi nedir

Bottoms up ne demek
Bottoms : Şerefe, içkiyi bir yudumda içmek, fondip yapmak

Be careful ne demek be careful türkçe çevirisi dikkatli ol ingilizcesi

Be careful ne demek be careful türkçe çevirisi dikkatli ol ingilizcesi

Be careful ne demek 
Be careful : Dikkatli ol

What's up ne demek what's up türkçe çevirisi ne haber ingilizcesi

What's up ne demek  what's up türkçe çevirisi ne haber ingilizcesi 

What's up ne demek  

What's up : Ne haber 

Watch out ne demek watch out türkçe çeviri dikkat et türkçesi

Watch out ne demek watch out türkçe çeviri dikkat et türkçesi

Watch out ne demek  
Watch out : Dikkat et, dikkat

Try again ne demek try again türkçe çevirisi tekrar dene türkçesi

Try again ne demek try again türkçe çevirisi tekrar dene türkçesi

Try again ne demek
Try again : Tekrar dene

They hurt ne demek they hurt türkçe çevirisi onlar incitir ne demek

They hurt ne demek they hurt türkçe çevirisi onlar incitir ne demek

They hurt ne demek
They hurt : Onlar acıtır, bu incitir

Take care ne demek take care türkçe çevirisi kendine iyi bak türçesi

Take care ne demek take care türkçe çevirisi kendine iyi bak türkçesi

Take care ne demek
Take care : Kendine iyi bak, dikkat et, dikkatli olmak, özen göstermek, ihmal etmemek.

Slow down ne demek slow down türkçe çevirisi Yavaşla ingilizcesi

Slow down ne demek slow down türkçe çevirisi Yavaşla ingilizcesi 

Slow down ne demek
Slow down : Yavaşla, yavaşlatmak, yavaşlamak, hız kesmek, ağırdan almak, hafiflemek

Of course ne demek of course türkçe çevirisi tabii ki türkçesi

Of course ne demek of course türkçe çevirisi tabii ki türkçesi

Of course ne demek  
Of course : Tabii ki

I promise ne demek I promise türkçe çevirisi Söz veririm Söz veririm ingilizcesi

I promise ne demek, I promise türkçe çevirisi, Söz veririm Söz veririm ingilizcesi 

I promise ne demek 

I promise : Söz veririm

I decline ne demek I decline türkçe çevirisi

I decline ne demek,  I decline türkçe çevirisi

I decline ne demek  
I decline : Reddediyorum

Good luck ne demek Good luck türkçesi

Good luck ne demek Good luck türkçesi

Good luck ne demek
Good luck : İyi şanslar, şansın açık olsun

Forget it ne demek Forget it türkçesi

Forget it ne demek Forget it türkçesi

Forget it ne demek  
Forget it: Unut onu, unut gitsin

Follow me ne demek

Follow me ne demek
Follow me : Beni takip et

Bless you ne demek

Bless you ne demek
Bless you : Çok yasa, mutluluklar, aman yarabbi, seni korusun

After you ne demek

After you ne demek
After you : Senden sonra, buyrunuz, önden buyurun

This way ne demek

This way ne demek
This way : Buradan, bu şekilde, bu taraftan

So do I ne demek

So do I ne demek

So do I: Ben de

My treat ne demek

My treat ne demek
My treat: Bu benden

I'm lost ne demek

I'm lost ne demek

I'm lost: Kayboldum

I'm full ne demek

I'm full ne demek 

I'm full: Tokum, doydum

I'm very proud of you ne demek I'm very proud of you türkçesi I'm very proud of you: Seninle gurur duyuyorum

I'm very proud of you ne demek I'm very proud of you türkçesi I'm very proud of you seninle gurur duyuyorum demek

I'm very proud of you ne demek 

I'm very proud of you: Seninle gurur duyuyorum

that's right nedemek

That's right ne demek
That's right: Bu doğru

that's all ne demek

That's all ne demek
That's all: Bu kadar

that's it ne demek

That's it ne demek
That's it: Bu kadar

that's why ne demek

That's why ne demek

That's why: Bu yüzden, bu nedenle

that's true ne demek

That's true ne demek
That's true: Bu doğru

that's for sure nedemek

That's for sure ne denmek

That's for sure: Kesinlikle

that's the point ne demek

That's the point ne demek
That's the point: İşte mesele bu

that's correct ne demek

That's correct ne demek
That's correct: Bu doğru

that's how ne demek

 That's how ne demek
 That's how: Bu nasıl

that's incredible ne demek

That's incredible ne demek
That's incredible: Bu inanılmaz

Agreed ne demek

Agreed ne demek
Agreed: Anlaştık, olur, oldu, tamam, kabul

length uzunluk

length uzunluk
long: uzun
short: kısa

Be quiet ne demek ingilizce sessiz ol ne demek

Be quiet ne demek ingilizce sessiz ol ne demek

Be quiet ne demek  
Be quiet: Sessiz ol

Allow me ne demek ingilizce bana izin ver ne demek

Allow me ne demek, ingilizce  bana izin ver ne demek

Allow Me Ne Demek
Allow me: Bana izin ver

Why ne demek İngilizce Neden olması ne demek

Why ne demek İngilizce Neden olması ne demek

Why Not Ne Denek
Why not: Neden olmasın

So long ne demek

So long ne demek 
So lıng: Hoşçakal, şimdilik hoşçakal

How much ne demek ingilizce ne kadar ne demek

How much ne demek ingilizce ne kadar ne demek

How much ne demek
How much:  Ne kadar 

How much ne demek ingilizce ne kadar ne demek

How much ne demek  ingilizce ne kadar ne demek

How much ne demek   
How much:  Ne kadar

No way ne demek ingilizce olamaz ne demek

No way ne demek ingilizce olamaz ne demek

No way ne demek  
No way: Olamaz, hiçbir şekilde, hiçbir yol

I see ne demek ingilizce anlıyorum ne demek

I see ne demek ingilizce anlıyorum ne demek
I see: Anlıyorum

boot ne demek

Boot ne demek
Boot: Bot

ingilizce alfabe english alphabet

ingilizce alfabe english alphabet , alfabe, alfabe ingilizce, alphabet,  

ingilizce alfabe /english alphabet 
A – a (ey)
B – b (bi)
C – c (si)
D – d (di)
E – e (i)
F – f (f)
G – g (ci)
H – h (eyç)
I – i (ay)
J – j (cey)
K – k (key)
L – l (el)
M – m (em)
N –n (en)
O – o (ouğ)
P – p (pi)
Q – q (küuğ)
R – r (ağr)
S – s (es)
T – t (ti)
U – u (yuğ)
V – v (vi)
W – w (dabılyuğ)
X – x (ekz)
Y – y (vay)
Z – z (zed)

How are you? Nasılsın? Verilecek Cevaplar

How are you? Nasılsın? Verilecek Cevaplar

How are you? Nasılsın?
Fine: Fena değil
Good: İyi
Okay: İdare eder
Pretty good, and you: gayet iyiyin ya sen
not good: iyi değilim

İngilizcede acele etme ne demek

İngilizcede acele etme ne demek 
Hold your horses : Acele etme

What’s up ne demek ingilizce nehaber ne demek

What’s up ne demek ingilizce nehaber ne demek

İngilizce "what’s up" ne demek
What’s up: Nehaber

what’s up sorusuna verilecek cevaplar:
Good:İyi
Well: Çok iyi
Perfect: Mükemmel
Bad: Kötü
Very Bad: Çok kötü
So so: Şöyle Böyle

İngilizce stop the cab ne demek

İngilizce stop the cab ne demek
stop the cab: taksiyi durdur

İngilizce girl power ne demek ingilizcede kız gücü ne demek

İngilizce girl power ne demek ingilizcede kız gücü ne demek

İngilizce "girl power" ne demek 

Girl power: Kız gücü  

İngilizce twin ne demek ingilzcede ikiz kardeş ne demek

İngilizce twin ne demek ingilzcede ikiz kardeş ne demek

İngilizce "twin" ne demek 

Twin: İkiz kardeş 

İngilizce not at all ne demek ingilizcede sorun değil ne demek

İngilizce not at all ne demek ingilizcede sorun değil ne demek

İngilizce "not at all" ne demek 
Not at all: Sorun değil

İngilizce of course not ne demek ingilizcede tabi ki de hayır ne demek

İngilizce of course not ne demek ingilizcede tabi ki de hayır ne demek

İngilizce "of course not" ne demek 

Of course not: Tabi ki de hayır  

İngilizce of course ne demek ingilizcede tabii ne demek

İngilizce of course ne demek ingilizcede tabii ne demek

İngilizce "of course" ne demek

Of course: Tabii 

İngilizce be quiet ne demek ingilizcede sessiz ol ne demek

İngilizce be quiet ne demek ingilizcede sessiz ol ne demek

İngilizce "be quiet" ne demek  

Be quiet: Sessiz ol

İngilizce allow me ne demek ingilizcede bana izin ver ne demek

İngilizce allow me ne demek ingilizcede bana izin ver ne demek

İngilizce allow me ne demek
Allow me: Bana izin ver

İngilizce thanks very much ne demek ingilizcede çok teşekkürler ne demek

İngilizce thanks very muchne demek ingilizcede çok teşekkürler ne demek

İngilizce "thanks very much" ne demek

Thanks very much: Çok teşekkürler  

İngilizce maybe ne demek İngilizcede belki ne demek

İngilizce maybe ne demek İngilizcede belki ne demek

İngilizce "maybe" ne demek

Maybe: Belki  

İngilizce Naughty Ne Demek İngilizce Yaramaz Ne demek

İngilizce Naughty Ne Demek İngilizce Yaramaz Ne demek

İngilizce "Naughty" Ne Demek 
Naughty: Yaramaz, haylaz, edepsiz, haşarı, afacan, terbiyesiz.

İngilizce I've missed you ne demek ingilizce seni özledin ne demek

İngilizce I've missed you ne demek ingilizce seni özledin ne demek

İngilizce I've missed you ne demek  
I've missed you: Seni özledin

İngilizce what do you do ne demek ingilizcede mesleğin nedir ne demek

İngilizce what do you do ne demek ingilizcede  mesleğin nedir ne demek

İngilizce "what do you do" ne demek  
What do you do?: Mesleğin nedir?

ingilizce if not now when ne demek ingilizcede şimdi değilse ne zaman ne demek

ingilizce if not now when ne demek ingilizcede şimdi değilse ne zaman ne demek

ingilizce"if not now when" ne demek

İf not now when: Şimdi değilse ne zaman 

İngilizce if not ne demek ingilizcede aksi halde ne demek

İngilizce if not ne demek ingilizcede aksi halde ne demek

İngilizce if not ne demek
İf not: Aksi halde, değilse

İngilizce just throwing it out there İngilizcede öylesine söyledim ne demek

İngilizce just throwing it out there İngilizcede öylesine söyledim ne demek

İngilizce "just throwing it out there" ne demek  
just throwing it out there: Öylesine söyledim

İngilizce I did some crazy shit ne demek İngilizcede çok acayip bir şey yaptım ne demek

İngilizce I did some crazy shit  ne demek İngilizcede çok acayip bir şey yaptım ne demek

İngilizce "I did some crazy shit"  ne demek  

I did some crazy shit:  Çok acayip bir şey yaptım

İngilizce your so funny ne demek

İngilizce your so funny ne demek 

İngilizce "your so funny" ne demek 
Your so funny: Sen çok komiksin

İngilizce what's up Ne Demek

İngilizce what's up Ne Demek
what's up: Ne haber

İngilizce I quit Ne Demek İngilizce İstifa ediyorum bırakıyoru vazgeçiyorum Ne Demek

İngilizce I Quit Ne Demek İngilizce İstifa Ediyorum Bırakıyorum Vazgeçiyorum Ne Demek

İngilizce "I quit" Ne Demek

I quit:İstifa ediyorum, bırakıyorum, vazgeçiyorum

İngilizce I’m his fan Ne demek İngilizce Onun hayranıyım

İngilizce I’m his fan Ne demek İngilizce Onun hayranıyım 

İngilizce I’m his fan Ne demek
I’m his fan: Onun hayranıyım

İngilizce Forever Ne Demek

İngilizce Forever Ne Demek
1. Sonsuza dek
2. Daima
3. Ebediyen
4. Devamlı
5. Durmadan

İngilizce Follow Me Ne Demek

İngilizce "Follow Me" Ne Demek

Follow me: Beni takip et

İngilizce Not Yet Ne Demek Henüz Değil İngilzcesi

İngilizce Not Yet Ne Demek Henüz Değil İngilizcesi

İngilizce "Not Yet" Ne Demek 

Not yet : Henüz değil

İngilizce Give Up Ne Demek

İngilizce Give Up Ne Demek
Give up: Vazgeçmek

İngilizce Abandon Ne Demek

İngilizce Abandon Ne Demek
Abandon:  Birini terk etmek, ayrılmak, bir şeyden vazgeçmek.

İngilizce How can i get there ne demek

İngilizce How can i get there  ne demek  
How can i get there? Oraya nasıl gidebilirim?

İngilizce if possible ne demek

İngilizce if possible ne demek
if possible: Mümkünse

Damn it ne demek

Damn it ne demek
Damn it: Khtersin

Are you okay ne demek

Are you okay ne demek
Are you okay: İyi misin?

İngilizce if you ne demek

İngilizce if you ne demek
if you: eğer sen

if: eğer
you: sen

İngilizce if you don't mind ne demek

İngilizce if you don't mind ne demek
if you don't mind: mahzuru yoksa, sakıncası yoksa

İngilizce if so ne demek

İngilizce if so ne demek
if so: öyleyse

İngilizce if need be ne demek

İngilizce if need be ne demek
if need be: gerekirse, gereğinde, icabında

İngilizce if possible ne demek

İngilizce if possible ne demek
if possible: eğer mümkünse

İngilizce if only ne demek

İngilizce if only ne demek 
if only: keşke

İngilizce Would you like to dance with me Ne Demek

İngilizce "Would you like to dance with me?" Ne Demek, Benimle dans etmek ister misiniz?

İngilizce "Would you like to dance with me" Ne demek

Would you like to dance with me: Benimle dans etmek ister misiniz?

About Ne Demek Türkçesi

About Ne Demek Türkçesi, About Ne Demek, İngilizce  About Türkçe Kelime Anlamı, İngilizce Kelimelerin Türkçe Anlamı

About Ne Demek

About zarf olarak kullanıldığında anlamı: Etrafına, aksi yöne, takriben, yaklaşık, hemen hemen, aşağı yukarı 

About edat olarak kullanıldığında anlamı: Hakkında, etrafında, dair, konusunda, orada burada, üstünde, ilgili

İngilizcede En Çok Kullanılan 100 Kelime Ve Türkçe Anlamları

İngilizcede En Çok Kullanılan 100 Kelime Ve Türkçe Anlamları, İngilizce 100 Kelime, İngilizcede Öğrenmeniz Gereken İlk 100 Kelime.

İngilizcede En Çok Kullanılan 100 Kelime Ve Türkçe Anlamları 
hello: merhaba
desk: sıra
window: pencere
book: kitap
chair: sandalye
pen: tükenmez kalem
pencil: kalem
notebook: defter
teacher: öğretmen
student: öğrenci
classroom: sınıf
table: masa
bag: çanta
schoolbag: okul çantası
school: okul
ruler: cetvel
door: kapı
board: tahta
rubber: silgi
bird: kuş
egg: yumurta
apple: elma
ball: top
umbrella: şemsiye
orange: portakal
cat: kedi
television: televizyon
dog: köpek
start: başla
stop: dur
radio: radyo
plane: uçak
flower: çiçek
balloon: balon
tree: ağaç
child: çocuk
car: araba
animal: hayvan
mother: anne
father: baba
brother: erkek kardeş
sister: kız kardeş
grandfather: büyükbaba
grandmother: Büyükanne
aunt: hala,teyze,yenge
uncle: amca
baby: bebek
hat: şapka
skirt:etek
box: kutu
people: insan
hair: saç
eye: göz
nose: burun
arm: kol
hand: el
leg: bacak
foot: ayak
face: yüz
mouth: ağız
rabbit: tavşan
fish: balık
holiday: tatil
water. Su
money: para
paper: kağıt
bee: arı
snake: yılan
elephant: fil
house: ev
banana: muz
picture: resim
doll: oyuncak bebek
walkman: volkmen
bike: bisiklet
kite: uçurtma
camera: kamera
glasses: gözlük
ice cream: dondurma
trousers: pantolon
T-shirt: tişört
Jacket: ceket
Boot: bot, çizme
Coat: palto
Skirt: etek
Shoes: ayakkabı
Armchair: koltuk
Carpet: halı
Fridge: buzdolabı
Name: ad
Surname: soyad
Number: numara
Telephone. Telefon
Computer. Bilgisayar

İngilizcede Nesne Zamirleri (İngilizcede Objective Pronouns)

İngilizcede Objective Pronouns İngilizcede Nesne Zamirleri, İngilizcede Zamirler, İngilizcede Şahıs Zamirleri

Objective Pronouns (Nesne Zamirleri) 

Me.........Beni, bana

You.......Seni, sana

Him.......Onu, ona (erkek)

Her.........Onu, ona (bayan)

It.............Onu, ona (cansız varlık ve hayvanlar için kullanılır)

Us...........Bizi, bize

You.........Sizi, size

Them.......Onları, onlara

All Ne Demek İngilizce Kelimelerin Anlamı All Ne Demek

All Ne Demek, İngilizce Kelimelerin Anlamı All Ne Demek

Al Ne Demek
All : bütün, hepsi

İngilizcede Temel 10 Soru Basic Questions

İngilizcede Temel 10 Soru Basic Question, İngilizce Temel sorular  

İngilizcede Temel 10 Soru (Basic Questions)
What? Ne?
Who? Kim?
How much? Ne kadar?
How many? Ne kadar / kaç tane?
How? Nasıl?
Why? Neden , niçin?
How far? Ne kadar uzakta?
Where? Nerede?
When? Ne zaman?
How are you? Nasılsınız?

İngilizce Short Sleeved Shirt Ne Demek İngilizce Kısa Kollu Gömlek

İngilizce Short Sleeved Shirt Ne Demek, İngilizce Kısa Kollu Gömlek

İngilizce "Short Sleeved Shirt" Ne Demek

Short sleeved shirt: Kısa kollu gömlek

İngilizce Haftanın Günleri: Days Of The Week

İngilizce Haftanın Günleri: Days Of The Week

İngilizce           Okunuşu         Türkçesi
Monday            (mondey)         Pazartesi
Tuesday            (tuezdey)         Salı
Wednesday       (venzdey)        Çarşamba
Thirsday           (thörsdey)        Perşembe
Friday               (fıraydey)        Cuma
Saturday           (seturdey)        Cumartesi
Sunday             (sandey)           Pazar

Day: Gün
Günler: Days
Hafta: Week
Haftanın günleri: Days of the week

İngilizce Waiter Ne Demek İngilizce Garson Ne Demek

İngilizce Waiter Ne Demek İngilizce Garson Ne Demek

İngilizce "Waiter" Ne Demek

Waiter: Garson

İngilizce Vücudumuz / Our Body

İngilizce beyin ne demek, ingilizce boyun ne demek, ingilizce deri ne demek, ingilizce kalça ne demek, ingilizce mide ne demek, ingilizce vücudumuz, ingilizcede kaş ne demek, 

Vücudumuz / Our Body

İngilizce   (Okunuş)   Türkçe

body           (badi)        vücut

head            (hed)         kafa

brain           (breyn)      beyin

eye              (ay)           göz

eye brow    (ay brov)   kaş

eye lash      (ay leş)      kirpik

nose           (noz)          burun

mouth        (mauth)      ağız

tongue       (tang)         dil

lip              (lip)           dudak

hair            (heyr)         saç

ear             (iyr)            kulak

neck          (nek)           boyun

shoulder    (şoldır)       omuz

arm            (arm)          kol

elbow        (elbov)       dirsek

hand          (/hend        el

finger        (/fingır)      parmak

nail            (neyl)         tırnak

breast        (brest)        göğüs

waist          (veyst)      bel

hip              (hip)         kalça

lap              (lep)         kucak

leg               (leg)        bacak

knee            (ni)          diz

foot             (fut)         ayak

toe              (to)           ayak parmağı

skin             (skin)       deri, cilt

navel           (neyvıl)    göbek

nail              (neyl)       tırnak

stomach       (stamık)   mide

back             (bek)       sırt

İngilizce I Need You Ne Demek İngilizcede Sana İhtiyacım Var Nasıl Denir

İngilizce I Need You Ne Demek İngilizcede Sana İhtiyacım Var Nasıl Denir

İngilizce "I Need You" Ne Demek
İngilizce I Need You: Sana ihtiyacım var

İngilizce What Ne Demek ngilizcede What Anlamı İngilizce What Türkçesi What Türkçe Çevirisi

İngilizce What Ne Demek İgilizcede What Anlamı İngilizce What Türkçesi What Türkçe Çevirisi

İngilizce What Ne Demek

What: Ne

İngilizce Aile Ve Akrabalar İngilizce Family

İngilizce Aile Ve Akrabalar İngilizce Family

İngilizce Aile ve Akrabalar (Family)

Aile – Family
Grandfather: Büyükbaba, dede
Grandmother: Büyükanne, nine
Grandparents: Dede ve nine, büyük ebeveynler
Father: baba
Mother: anne
Parents: anne ve baba, ebeveynler
Brother: erkek kardeş
Sister: kız kardeş
Sibling: kardeş
Aunt: hala, teyze, yenge
Uncle: amca, dayı, enişte
Nephew: erkek yeğen
Neice: kız yeğen
Cousin: kuzen
Husband: koca, eş
Wife: hanım, eş
Couple: karı koca, evli çift
Daughter: kız evlat
Son: erkek evlat
Child: çocuk
Children: çocuklar
Granddaughter: kız torun
Grandson: erkek torun
Grandchild: torun
Grandchildren: torunlar

İngilizce Not Bad Ne Demek ingilizcede nat bad Türkçe anlamı ne

İngilizce Not Bad Ne Demek  ingilizcede nat bad  Türkçe anlamı ne 

İngilizce "Not Bad" Ne Demek  

Not bad: Kötü değil

İngilizce Advantage Ne Demek İngilizce Avantaj Ne Demek

İngilizce  Advantage Ne Demek İngilizce Avantaj Ne Demek

İngilizce  "Advantage" Ne Demek  

Advantage: Avantaj

İngilizce I see Ne Demek İngilizcede I See Anlamı Nedir İngilizce Anlıyorum Ne Demek

İngilizce I see Ne Demek İngilizcede I See Anlamı Nedir İngilizce Anlıyorum Ne Demek

İngilizce  "I See" Ne Demek  

I see: Alıyorum

İngilizce Announce Ne Demek Bildiremek, Çağrıda Bulunmak, Anons İngilizcede Ne Demeke

İngilizce Announce Ne Demek, Bildirmek, Çağrıda Bulunmak, Anons İngilizcede Ne Demek

İngilizce "Announce" Ne Demek  

Announce:: Bildirmek, çağrıda bulunmak, anons 

İngilizce Only in my dreams Ne Demek Sadece Rüyalarımda İngilizcede Ne Demek

İngilizce  Only in my dreams Ne Demek, Sadece Rüyalarımda İngilizcede Ne Demek

İngilizce  "Only in my dreams" Ne Demek  

Only in my dreams: Sadece rüyalarımda

İngilizcede I Love Someone Ne Demek Birini Seviyorum İngilizcede Ne Demek

İngilizcede I Love Someone Ne Demek, Birini Seviyorum İngilizcede Ne Demek

İngilizcede "I Love Someone" Ne Demek  

I love someone: Birini seviyorum

İngilizce Blizzard Ne Demek Tipi Kar Fırtınası İngilizcede Ne Demek

İngilizce Blizzard Ne Demek, Tipi Kar Fırtınası İngilizcede Ne Demek

İngilizce "Blizzard" Ne Demek  
Blizzard: Tipi, kar fırtınası

İngilizce Tornado Ne Demek Kasırga Hortum İngilizcede Ne Demek

İngilizce Tornado Ne Demek Kasırga Hortum İngilizcede Ne Demek

İngilizce "Tornado" Ne Demek
Tornado: Kasırga, hortum

İngilizce Thunderstorms Ne Demek Gök Gürültüsü İngilizcede Ne Demek

İngilizce Thunderstorms Ne Demek, Gök Gürültüsü İngilizcede Ne Demek

İngilizce "Thunderstorms" Ne Demek

Thunderstorms: Gök gürültüsü

İngilizce Smoke Fog Ne Demek Duman Sisi İngilizcede Ne Demek

İngilizce Smoke Fog Ne Demek, Duman Sisi İngilizcede Ne Demek

İngilizce "Smoke Fog" Ne Demek  

Smoke Fog: Duman Sisi

İngilizce Smog Ne Demek Kirli ve Dumanlı Hava İngilizcede Ne Demek

İngilizce Smog Ne Demek Kirli ve Dumanlı Hava İngilizcede Ne Demek

İngilizce "Smog" Ne Demek

Smog: Kirli ve dumanlı hava

İngilizce Mist Ne Demek Sis Buğulanmak İngilizcede Ne Demek

İngilizce Mist Ne Demek, Sis, Buğulanmak İngilizcede Ne Demek

İngilizce "Mist"  Ne Demek  

Mist: Sis, buğulanmak

İngilizce Fog Ne Demek Sis İngilizcede Ne Demek

İngilizce Fog  Ne Demek, Sis İngilizcede Ne Demek

İngilizce "Fog"  Ne Demek  

Fog: Sis

İngilizce Frost Ne Demek Ayaz, Don Yerlerdeki Suların Donması İngilizcede Ne Demek

İngilizce Frost Ne Demek Ayaz, Don Yerlerdeki Suların Donması İngilizcede Ne Demek

İngilizce "Frost" Ne Demek Ayaz 

Frost: Ayaz, don, yerlerdeki suların donması

İngilizce Drizzle Ne Demek Yağmur Çiselemesi İngilizcede Ne Demek

İngilizce Drizzle Ne Demek, Yağmur Ciselemesi İngilizcede Ne Demek

İngilizce "Drizzle" Ne Demek  

Drizzle: Yağmur çiselemesi,serpiştirmesi

İngilizce Rain Ne Demek Yağmur İngilizcede Ne Demek

İngilizce Rain Ne Demek Yağmur İngilizcede Ne Demek

İngilizce "Rain" Ne Demek  
Rain:Yağmur

İngilizce Showers Ne Demek Kısa Süreli Yağmur İngilizcede Ne Demek

İngilizce Showers Ne Demek Kısa Süreli Yağmur İngilizcede Ne Demek

İngilizce "Showers" Ne Demek

Showers: Kısa süreli yağmur

İngilizce Windy Ne Demek Rüzgarlı Hava İngilizcede Ne Demek

İngilizce Windy Ne Demek, Rüzgarlı Hava İngilizcede Ne Demek

İngilizce "Windy" Ne Demek  

Windy: Rüzgarlı hava

İngilizce Sunny Ne Demek Güneşli Hava İngilizcede Ne Demek

İngilizce Sunny Ne Demek Güneşli Hava İngilizcede Ne Demek

İngilizce "Sunny" Ne Demek  

Sunny: Güneşli hava

İngilizce Yönler - Directions

İngilizce Yönler - Directions  
North: Kuzey
East: Doğu
South: Güney
West: Batı
Northeast: Kuzey Doğu
Southeast: Güney Doğu
Southwest: Güney Batı
Northwest: Kuzey Batı

İngilizce Sıcaklık Seviyeleri -Temperature

İngilizce Sıcaklık Seviyeleri (Temperature )
Very hot: Çok Sıcak
Hot: Sıcak
Warm: Hafif Sıcak
Mild: Ilımlı
Cool: Serin
Cold: Soğuk

İngilizce intentionally Ne Demek İngilizce Kasten İsteyerek Bilerek Ne Demek

İngilizce intentionally Ne Demek İngilizce  Kasten  İsteyerek  Bilerek Ne Demek  intentionally İngilizce Anlamı.

İngilizce "İntentionally" Ne Demek 

İntentionally: kasten, isteyerek, bilerek

İngilizcede We would like to bring our contractual terms to your attention Ne Demek

İngilizcede "We would like to bring our contractual terms to your attention" Ne Demek

We would like to bring our contractual terms to your attention: Sözleşmemizdeki koşullara dikkatinizi çekmek istiyoruz.

İngilizcede We are stil waiting for the promised samples Ne Demek

İngilizcede "We are stil waiting for the promised samples" Ne Demek

We are stil waiting for the promised samples: Hala sizin verilen numuneleri bekliyoruz.

İngilizcede İsim Sorma Ve Tanışma Diyalogları

İngilizcede İsim Sorma Ve Tanışma Diyalogları

What is your name?            : İsminiz nedir?

My name is Murat.             : Benim adım Murat

I am Murat                         : Ben Murat

Is your name Murat?           : İsminiz Murat mi?

Yes, it is.                           : Evet öyle,

No, it isn't                         : Hayır öyle değil

Are you Murat?                  : Sen (Siz) Murat misiniz?

Yes, I am                           : Evet, benim. 

No, I am not                       : Hayır, ben değilim.

İngilizcede BE Olmak Fiilinin Kullanımı (am, is, ar)

İngilizcede BE (am, is, ar) Olmak Fiilinin Kullanımı 

"BE" olmak fiilini sıfatlarla, isimlerle ve edatlarla kullanırız.

VERB "TO BE" (Olmak fiili)

BE = am, is, are

BE fiilinin kullanımı:
Subject + BE + Adjective
Subject + BE + Noun
Subject + BE + Adjective + Noun
Subject + BE + Place (Prepositional Phrase)

BE Fiilinin Kullanımı
Özne + BE + sıfat
Özne + BE + isim
Özne + BE + sıfat + isim
Özne + BE + edat

BE fiili için kullanım örnekleri:

 Subject + BE + Adjective
 I am old (Ben yaşlıyım)
We are young (Biz genciz)
They are very cheap (Onlar çok ucuz)

Subject + BE + Noun
He is an  teacher (O bir mühendis)
They are architects (Onlar mimar)
I am not a student. I am a engineer (Ben öğrenci değilim. Mühendisim)

Subject + BE + Adjective + Noun
She is a young teacher (O genç bir kız)
You are an old man (Sen yaşlı bir adamsın)
They are hardworking students (Onlar çalışkan öğrenci)

Subject + BE + Place (Prepositional Phrase)
He is in the company now (O şu anda şirkette)
The doctors aren't in the hospital (Doktorlar hastanede değil)
She is at the party (O partide)

Subject Pronouns (Nesne Zamirleri)

Subject Pronouns (Nesne Zamirleri)
Me (mi) bana, beni
You (yu) seni, sana
Him (him) onu, ona (erkek)
Her (hör)onu, ona (bayan)
It (it) onu, ona (hayvan, eşya)
Us(as)bizi, bize
You (yu) sizi, size
Them(dem)onları, onlara

Adjective Pronouns (Sıfat Zamirleri)

Adjective Pronouns (Sıfat Zamirleri)
My (may) benim
Your (yur) senin
His (/hiz) onun (erkek)
Her (hör) onun (bayan)
Its (its) onun (hayvan, eşya)
Our (avr) bizim
Your (yur) sizin
Their (deir) onların

Subject Pronouns (Özne Zamirleri)

Subject Pronouns (Özne Zamirleri)

I (ay) ben

You (yu) sen

He (hi) o (erkekler için)

She (şi) o (bayanlar için)

It (it) o (hayvan, eşya)

We (wi) biz

You (yu) siz

They (dey) onlar

İngilizcede To Remain Ne Demek

To Remain Ne Demek 
1. Kalmak, gitmemek
2. Olduğu durumda kalmak, değişiklik göstermemek; öyle olmakta devam etmek

İngilizcede Knet Ne Demek İngilizcede Örgü Örmek Ne Demek

İngilizcede Knet Ne Demek İngilizcede Örgü Örmek Ne Demek

İngilizcede Knet Ne Demek 
Knet: Örgü Örmek

İngilizcede Frost Ne Demek İngilizcede Ayaz Don Ne Demek

İngilizcede Frost Ne Demek, İngilizcede Ayaz Don Ne Demek

İngilizcede Frost Ne Demek 
Frost: Ayaz, Don

İngilizcede Knee-Deep Ne Demek İngilizcede Diz Boyu Ne Demek

İngilizcede Knee-Deep Ne Demek İngilizcede Diz Boyu Ne Demek

İngilizcede Knee-Deep Ne Demek  
Knee-Deep: Diz Boyu

İngilizcede Nippy Ne Demek, İngilizcede Buz Gibi Ne Demek

İngilizcede Nippy Ne Demek İngilizcede Buz Gibi Ne Demek

İngilizcede Nippy Ne Demek
Nippy: Buz Gibi

İngilizcede Ski Ne Demek İngilizcede Kayak Ne Demek

İngilizcede Ski Ne Demek, İngilizcede Kayak Ne Demek

İngilizcede Ski Ne Demek 
Sky: Kayak, gökyüzü

İngilizcede Blizzard Ne Demek İngilizcede Kar Fırtınası Ne Demek

İngilizcede Blizzard Ne Demek İngilizcede Kar Fırtınası Ne Demek

İngilizcede Blizzard Ne Demek  

Blizzard: Kar Fırtınası

İngilizcede Freezing Ne Demek İngilizcede Dondurucu DonmakNe Demek

İngilizcede Freezing Ne Demek İngilizcede Donmak Dondurucu Ne Demek

İngilizcede Freezing Ne Demek
Freezing: Dondurucu, donma

İngilizcede Beating Eggs Ne Demek İngilizcede Yumurta Çırpmak Ne Demek

İngilizcede Beating Eggs Ne Demek İngilizcede Yumurta Çırpmak Ne Demek

İngilizcede Beating Eggs Ne Demek  
Beating eggs: Yumurta çırpmak

İngilizcede Özne Zamirleri (İngilizcede Subject Pronouns)

İngilizcede Özne Zamirleri, İngilizcede Subject Pronouns, İngilizcede Zamirler, İngilizcede Şahıs Zamirleri.

Subject Pronouns (Özne Zamirleri)
I...........Ben        
You.......Sen
He.........O (erkek)
She........O (bayan)
It...........O (cansız varlık ve hayvanlar için kullanılır)
We........Biz
You.......Siz
They......Onlar

İngilizce'de En Çok Kullanılan 20 Kelime Ve Anlamları

İngilizce'de En Çok Kullanılan 20 Kelime Ve Anlamları
all: bütün, hepsi
are: dırlar
as: gibi
at: de / da (at school)
Be: ol (mak) - fiil / I am .. You are … It is
But: fakat
For: için
Had: sahip olmak (dili geçmiş zaman) / I had a car: Bir arabaya sahiptim.
Have: Sahip olmak (Şimdiki zaman) / I have a car: Ben bir arabaya sahibim
Him: Ona onu, onda (erkek için) / I know him : Onu bilirim
his: Onun (erkek için) / His book : Onun kitabı
Her : Ona, onu onda, onun (kadın için)
not: değil / This is not a book : Bu bir kitap değildir.
On: üzerinde / on the table : Masanın üzerinde
one: bir / one book : Bir kitap
said: söyledi (say fiilinin dili geçmişi) / I said : ben dedim .. You said : Sen söyledin
so: böyle / böylece
they: onlar
we: biz
with: ile
you: sen / siz

İngilizce'de En Çok Kullanılan 100 Fiil

İngilizce'de En Çok Kullanılan 100 Fiil, En Çok Kullanılan 100 İngilizce Fiil, En Çok Kullanılan İngilizce Fiiller, ingilizcede en çok kullanılan filler nelerdir, ingilizce fililler, öncelikle öğrenmemiz gereken ingilizce fiiller. 

İngilizce'de En Çok Kullanılan 100 Fiil
accept —kabul etmek
allow — izin vermek
ask —sormak
believe — inanmak
borrow —ödünç almak
break —kırmak
bring —getirmek
buy —satın almak
can/be able — -e bilmek
cancel — iptal etmek
change — değiştirmek
clean — temizlemek
comb — taramak (saç)
complain — şikayet etmek
cough — öksürmek
count — saymak
cut — kesmek
dance — dans etmek
draw — çizmek
drink — içmek
drive — sürmek (araç)
eat — yemek
explain — açıklamak
fall — düşmek
fill — doldurmak
find — bulmak
finish — bitirmek
fit — uymak
fix — tamir etmek
fly — uçmak
forget — unutmak
give — vermek
go — gitmek
have — sahip olmak
hear — duymak
hurt — incitmek
know — bilmek
learn — öğrenmek
leave — bırakmak, ayrılmak
listen — dinlemek
live — yaşamak
look — bakmak
lose — kaybetmek
make/do — yapmak
need — ihtiyacı olmak
open — açmak
close/shut — kapamak
organize — düzenlemek /organize etmek
pay — ödemek
play — oynamak
put — koymak
rain — yağmak
read — okumak
reply — cevap vermek
run — koşmak
say — söylemek
see — görmek
sell — satmak
send — göndermek
sign — imzalamak
sing — söylemek (şarkı)
sit — oturmak
sleep — uyumak
smoke — sigara içmek
speak — konuşmak
spell — hecelemek
spend — harcamak
stand — ayakta durmak
start/begin — başlamak
study — çalışmak (ders)
succeed — başarmak
swim — yüzmek
take — almak
talk — konuşmak
teach — öğretmek
tell — anlatmak
think — düşünmek
translate — çevirmek
travel — seyehat etmek
try — denemek
turn off — kapatmak (elektronik)
turn on — açmak (elektronik)
type — makinede yazmak
understand — anlamak
use — kullanmak
wait — beklemek
wake up — uyanmak
want — istemek
watch — izlemek
work — çalışmak (iş)
worry — endişelenmek
write — yazmak

İngilizce’de En Çok Kullanılan 12 Kelime

İngilizce’de En Çok Kullanılan 12 Kelime
A: bir
And: ve
He: O (erkek)
I: Ben
in: içinde
is: dir
it: o (cansız ve hayvan)
Of: ..nın
That: şu
The (artikel)
to: e.. a ..
Was: dı..